25 Mart 2009 Çarşamba

Dokunmak


Saçların çok güzel olmuş. Parmaklarımı bir kaç saç telinin altına sokmalı ve yavaşca aşağı doğru indirmeliyim. Saçlarında yumuşaklığını, masumluğunu, narinliğini hissetmeliyim. Sonra ellerim şakağına, oradan yanaklarına, oradan da boynuna inmeli. Saçlarından tenine geçişimde sıcaklığını hissetmeliyim. Boynunda kalp atışının hızlandığını farketmeli ve gülümsemeliyim. Diğer elimi de degajende birleştirmeli gomleğinin düğmelerimi birer birer açmalıyım. Her bir düğme arasında parmaklarım göğsünden karnına doğru çizgi çekmeli. Gömleğin arkada süşerken bir kedi misali tırnaklarımı cıkarmalı ve sırtına basit cizgiler bırakmalı omuzlarından beline kadar. Bugun kendimi cezalandıracağım ve üzerindeki eteği çıkarmayacağım. Ellerim yuvarlak ve kalkık kalçalarında eteğinin uzerinden dolaşıyor. Normal külot yerine tanga giymeni seviyorum. Kalçalarının yuvarlağını hiçbirşey kesmiyor. Ellerim aşağı bacaklarına kayıyor ve eteğini yavaşça yukarı çekiyorum. Çoraplarına da dokunmayı seviyorum. Elleriminin simetrisi yine bozuluyor: biri arkadan biri önden kalçalarına bacaklarının buluştuğu noktaya ilerliyorlar. Sıkmak ve dokunmak arasında birşeyler yapıyor ellerim avuçlarım. Nefesinin hızlanmasını ve sesiz inlemelerini seviyorum...

6 Mart 2009 Cuma

Öpüşmek


Seni öpmek en çok hoşuma giden şey. Gözlerimin içine bakmalı ve yaklaşmalısın. Nefeslerimizi hissetmeliyiz. Önce hafifçe dokunmalıyım dudağına . Sonra ilk dokunduğum noktaya bir öpücük kondurmalıyım. Önce alt dudağını öpmeliyim ardından yavaşca alt dudağını. Kapatmalıyız gözlerimizi ama zaman zaman birbirimizin ne kadar haz aldığını görmek için hızlıca açmalı ve tekrar kapatmalıyız. Rujunun tadını çok begendim, sanırım bu yeni olmalı. Üst dudağını emerken dudaklarını dilimle hafifçe aralamalı ve o tatlı diline dokundurmalıyım. Dillerimiz senin ağzında dolanmalı birbirine. Ellerimizi kontrol etmemeliyiz. İstedikleri yere yumuşakca dokunsunlar, okşasınlar.
Hızlıca kendimi çekip seni şok içerisinde bırakmalıyım. Ama gözlerimdeki arzuyu görüp rahatlamalısın. Cebimdeki küçük çilolatayı açtığımda suratına çocuksu gülümsemenenin çizgileri yayılmalı. Sana ısırtmalı ve kalanını yana bırakmalıyım. Sakın hemen yutma biraz em. Yeniden dudaklarına yapışmalı, ağzından çikolatayı tadmalıyım. Dudaklarına ve çevresine bulaşan her ıslak çikolalatayı dilimle temizlemeliyim.
Dudakların, dilin ve çikolata, en güzel hayalim...